Yazılar
Boeing, Soykırım İçin Silah Üretimini Durdurmalı – Mike Pappas

Boeing çalışanları, daha iyi ücret ve çalışma koşulları için greve gitmeye karar verirken şirket, yurt içinde maliyetleri düşürmeye devam ediyor ve yurt dışında ise İsrail’in Filistin’de sürdürdüğü soykırımı destekliyor.
Son zamanlarda, Uluslararası Makineciler ve Havacılık İşçileri Birliği (IAM) üyesi Boeing çalışanları, sendikanın desteklediği korkunç bir geçici anlaşmayı reddetmekle kalmayıp greve gitme kararı aldı. Bu işçiler, daha fazlası için mücadele etmeye hazır olduklarını ve Boeing yöneticilerinin kârlarını maksimize etmek için üretimi kısarak insanları tehlikeye atmaktan bıktıklarını gösteriyor. Bu yetmezmiş gibi Boeing yönetimi, Filistin’deki soykırımı sürdüren İsrail’e silah tedariğini sürdürmeye odaklandı. Boeing, soykırım için silah üretmeyi bırakmalı ve uçaklarını iyileştirmeye başlamalıdır.
Raporlar, grevden önce ve belki de grevi öngörerek Boeing’in güvenli olmayan bir şekilde üretimi artırmak için fazla mesai yaptırdığını ve kısmen üretilmiş uçakları montaj hattından geçirerek gerekirse daha sonra grev kırıcılar tarafından tamamlanmalarını sağladığını gösteriyor. 2018 ve 2019’da düşen Max 737 jetleri gibi ticari yolcu uçaklarının veya uçuş sırasında uçakların kapılarının düşmesi gibi olayların yaşandığı bir geçmişe sahip olan Boeing yöneticilerinin, üretimde gereksiz gördükleri masraflardan kaçınmak isteyeceklerini düşünmek mantıklı görünüyor ancak yöneticiler, güvenliği ikinci plâna atarak kârlarını öncelemeye devam ediyorlar. İşçiler de haklı olarak endişelerini kamuoyuyla paylaştılar ancak Boeing yönetimi tarafından suçlu ilan edilip hedefe konuldular. Ayrıca endişelerini dile getiren birçok kişi, bunu yaptıktan sonra ölü bulundu. Bu da kamuoyuyla paylaşılan kritik bilgilerin azalmasına neden oldu.
Uçaklara daha fazla insan sıkıştırıp seyahat edenlerin güvenliğini tehlikeye atsa da ABD’nin tek uçak üreticisi olan Boeing, maliyetleri düşürme hedefinden vazgeçmiyor. Hâl böyleyken Boeing gibi şirketlere, halk yararına çalışacaklarını iddia eden kapitalist politikacılar tarafından devasa devlet sübvansiyonları veriliyor. Buna paralel olarak yöneticilerin de kamu güvenliğini hiçe sayarak kârı maksimize etmek için işçileri zorladığını görüyoruz.
Kim bilir; belki de Boeing, bu sorunları çözmek için çalışıyordur, değil mi? Belki de hem kârı en üst düzeye çıkarmak hem de kamu yararını gözetmek için “fazlalıklardan kurtulmaya” ve üretimi “daha verimli hâle getirmeye” çalışıyorlardır! Yanlış: Boeing maliyetleri düşürürken aynı zamanda ölüm ve yıkım amaçlı ürünler de ihraç ediyor! Boeing, dünyanın dördüncü büyük silah üreticisidir ve şu anda İsrail’in Filistin’de yürüttüğü soykırıma yardımcı olan kilit bir rol oynamaktadır. Ekim 2023’ten itibaren Boeing, Filistin’e karşı yürütülen soykırım savaşında kullanılmak üzere 1.800 adet Joint Direct Attack Munitions (JDAM) ve 1.000 adet Small Diameter Bomb’un İsrail’e sevkiyatını hızlandırdı. Boeing, soykırım için İsrail’e silah sevkiyatını hızlandırmaya her zaman hazır ancak uçaklarının düşüp insanların ölümlerine sebebiyet vermesini önlemek için o uçakları iyileştirmeye hazır değil!

Rekor Kırdı: Boeing, 2021-2023 yılları arasında İsrail’e teslim edilen füzeler ve mühimmat açısından ABD’nin en büyük üreticisi oldu. Grafik arka plan önünde Boeing uçakları ve JDAM mühimmatlarından oluşan kolaj. Fotoğraf, ABD Hava Kuvvetleri tarafından sağlanmış olup Staff Sgt. Michael B. Keller tarafından çekilmiştir.
Bu tür sevkiyatlar soykırım boyunca devam etti. Boeing’in mühimmatı, Mayıs ayında İsrail tarafından Rafah çadır katliamında 45 kişiyi ve haziran ayında BM okul katliamında 9’u çocuk olmak üzere 33 kişiyi öldürmek için kullanıldı. Bu yılın başlarında, Boeing JDAM’leri bir evde 19’u çocuk olmak üzere 43 kişiyi öldürmek için kullanıldı. Elbette bu, sadece son zamanlardaki soykırımla sınırlı değil. Boeing, 1948’de İsrail’in kurulmasından bu yana Siyonist ordusuna uçak ve mühimmat tedarik ediyor!
Kârın maksimize edilmesinin her zaman öncelendiği bir ekonomik sistemde bu dinamikler şaşırtıcı değildir. Bu yılın ocak ayında yapılan dördüncü çeyrek kazanç açıklamasında, finans direktörü Brian West, Boeing’in gelirinin 22 milyar dolar olduğunu, bunun bir önceki yıla göre yüzde 10 artış anlamına geldiğini ve yine bunun 6,7 milyar dolarının savunma sözleşmelerinden kaynaklandığını belirtti. Boeing; soykırıma yatırım yapıyor çünkü bu, uçakları tamir etmek ve kamu güvenliğine odaklanmaktan daha fazla para kazandırıyor.
İşte bu çok önemli olduğu için şirket, kendini daha iyi göstermeye yarayacak her yolu bulmalıdır! Bu yüzden işçilere ve kamu güvenliğine yatırım yapmak yerine soykırıma destek sağlarken bir yandan da Missouri eyaletinin St. Louis gibi şehirlerinde düzenlenen Onur yürüyüşlerini finanse ederek bir tür pembe yıkama yapıyor. Boeing’in bir sonraki halkla ilişkiler hamlesi, Filistinli çocukları öldürmek için İsrail’e sattığı füzelere onur bayrakları eklemek olabilir mi?
Peki, ya Boeing’i işçiler kontrol etseydi ne olurdu? İşçiler, kendilerine yeni bir yat veya mülk satın alabilmek için uçakların düşmesini izleyen şirket yöneticileri ve zengin hissedarlarının aksine o uçaklarda kaliteden ödün vermezlerdi. Boeing, işçilerin kontrolü altında kamulaştırılsaydı işçi sınıfı, dünyanın dört bir yanındaki masum çocukları öldürmek için daha fazla ölüm makinesi üretmeye fon ve araştırma kaynakları ayırmayı seçer miydi? Elbette hayır!
Diğer yandan Boeing’in savaş için kullandığı teknoloji ve tesisler, toplu taşıma sistemlerini iyileştirmek için çalışan fabrikalara dönüştürülebilir ve böylece iklim krizinin dünya çapında şiddetini artırdığı bir dönemde çevreyi daha az kirleten ulaşım araçlarının kullanımı teşvik edilebilir.
Boeing ve benzeri şirketleri ele geçirip kendi kontrolümüzde işletmeliyiz. Bizim sırtımızdan kâr etmeye devam eden kapitalistlerin, dünyadaki yoksulları ve emekçi sınıfları ölüme terk etmelerine izin vermemeliyiz.
Kaynak: leftvoice.org