Haberler

Fikret Başkaya: Radikal Bir Paradigma Değişikliğine İhtiyacımız Var

Yayınlanma:

-

Fikret Başkaya, 8 Nisan 2023 cumartesi günü Özgür Üniversite’nin bahar dönemi seminerlerinin açılış programında “Uygarlık Paradigmasını Değiştirmek” başlıklı bir konuşma yaptı.

Konuşmadan notlar şu şekilde: 

– Kapitalizmle 16. yüzyılla başlayan süreç; 1. Küreselleşmeyi sağlıyor, 2. Batı egemenliğini tesis ediyor.

– Uygarlık krizi ortaya çıkmış bulunuyor: Ya insanlığın sonu ya da yeni bir uygarlık tercihi var önümüzde.

– Radikal bir paradigma değişikliğine ihtiyacımız var.

– Hakikat bütündedir. Sosyal bilimlerdeki uzmanlık, gerçeği görmeyi engelliyor.

-Avrupa merkezli ideolojik yabancılaşma içindeyiz.

– Bilimin, bilginin metalaşmasıyla karşı karşıyayız.

– Bugün ütopya zaafı var. Hâlbuki en zor dönemlerde bile canlı bir ütopya vardı. Bir moral zaafı söz konusu…

– Neden ütopya zaafı var?

-80’lerin sonundaki sovyetik sistemin çökmesi. Esasen çöken sosyalizm değildi ama algı öyleydi. İkincisi, neoliberalizmin dayatılması…

– Bütün değerler metalaşıp erozyona uğradı.

– “Muasır medeniyetler seviyesine çıkmak”, kitleleri oyalamak için uydurulmuş bir söylemdir.

– Kapitalizm, sınırsız genişleme ve yayılma dinamiğine sahip.

– 1914’te dünyanın yüzde 84.4’ü sömürge altında idi. Sömürü, iç sınırına 70’lerde ulaştı. Dolayısıyla sınırlarına dayandı.

– Kriz kavramı şu andaki durumu karşılamıyor. Çünkü kriz dendiğinde düzelme ihtimali olduğu varsayılıyor.

– Bu bir çöküş, geri dönüşü olmayan eşiğin aşılması… Toplumun asgarî düzeyde ihtiyaçlarını karşılayamıyorsa sistem çöküş hâlindedir.

– Bu sosyal krizlere iklim krizi eşlik ediyor.

– İklim göçleri tetiklenecek. 250 milyon insan bundan etkilenecek. Batılı devletlerin ördüğü duvarlar işe yaramayacaktır.

– Antroposen çağındayız. İnsanların eseridir bu çağ. Kapitalosen denmesi taraftarıyım. Çünkü onun ürettiği bir sonuç bu.

– Kapitalizm dâhilinde bu problemlerden çıkılamaz.

– Temmuz sonu itibariyle dünyanın o sene için ürettiği nimetler tüketiliyor.

– 1.75 dünya varmış gibi yaşıyoruz. Hintli gibi yaşarsak 0.7 dünya yetecekti. ABD’li gibi yaşarsak 5, Avrupa gibi yaşarsak 2.7 gezegen gerekecekti.

– Üniversitelerde okutulan ekonomi, sömürü sistemini meşrulaştıran bir şey. Bilimle ilgisi yok.

– Kötü politikacı değil, kötü sistem var. Problemler ondan kaynaklanıyor.

– Kapitalizm onarılabilir, reforme edilebilir bir şey değil.

– Ya vakitlice kapitalist sistemden çıkılacak ya da insanlığın sonu gelecek.

– Ekonomiden siyasete doğru değil, siyasetten ekonomiye doğru bir perspektif olmalı.

– Kullanım değerine dönülmeli

– Üretim araçlarını devletleştirme değil sosyalleştirme amaçlanmalı.

– Müştereklerden uzak bir toplumun varlığı düşünülemez.

– Rezil reklamları kamudan kovmak gerekiyor

– Ambalaj şımarıklığına son verilmeli

– Temsili demokrasiden çıkmak gerekiyor. Bu, gerçek demokrasinin önünü kesmek için peydahlandı. Doğrudan demokrasi inşa edilmeli

– Ulus devlet modelinden çıkmak gerekiyor. Bu sistem global sorunları çözemez

– Teknik, bilim ve teknoloji hayranlığından çıkmak gerekiyor. Günümüzde bunlar fetişizm hâlinde…

– İlkokuldan başlayarak bütün okullara uygulamalı ekoloji dersi konmalı.

– Ayaklar artık toprağa değmiyor. Büyük bir yabancılaşma var.

– İdeolojik kölelikten kurtulmak, şeylerin gerçekliğiyle yüzleşmek gerekiyor.

– Komünizmden başka bir gelecek yok.

– 1955 Bandung konferansı önemliydi

– Radikal zihinsel bir silkiniş olmazsa çıkış olamaz.

– Paradigmayı değiştirmek insan iradesini aşan bir şey değil.

Haber: Yeni Pencere

Tıklayın, yorumlayın

GÜNDEM

Exit mobile version